Albert Einstein Kronolojik Olarak Hayatı


Albert Einstein Kronolojik Olarak Hayatını incelemek için aşağıda vereceğimiz linki tıklamanın yeterlidir.

CHRONOLOGY OF EINSTEIN'S LIFE


Bu link Akademik Fizik 'in Katkılarıyla oluşturulmuştur. Umarız faydalı oluruz.

4-5 Ocak 2014 Fem Dershaneleri İlk Adım Sınavı

4-5 Ocak 2014 Fem Dershaneleri İlk Adım Sınavı yapılacak.
4-5 Ocak 2014 Fem Dershaneleri İlk Adım Sınavı yapılacak. SınavTürkiye genelindeki FEMDershanelerindeuygulanacak.
Sınavla ilgili gelişmeleri sitemizden takip edebilirsiniz.



Neden ozon tabakasını, ozon gazıyla dolduramıyoruz?

'Neden ozon tabakasını, ozon gazıyla dolduramıyoruz?'

Antarktika üzerindeki ozon deliğinin kapladığı alan, ABD’nin yüzölçümünden daha büyüktür ve buranın tekrar doldurulması için on milyonlarca ton ozon gerekir. Bu miktarda ozonun nakliyesinin maliyeti bile astronomik olur.

Mikroplara da mikrop bulaşır mı?

 Mikroplara da mikrop bulaşır mı?
Evet. 
Mikroplara da bulaşan daha küçük mikroplar bulunuyor.

Düşmanı Uyarmak İçin Kullanılan Renkler ''Katydid''

Katydid, çekirge benzeri bir canlıdır
Katydid, çekirge benzeri bir canlıdır. Alttaki resimde görülen Crayola Katydid'i iri gözleri ve rengarenk 
vücudu ile düşmanları açısından korkutucu bir dış görünüşe sahiptir.

Dikkat çekici renkleri, onu avlamak isteyen düşmanlarına kötü bir tadı olduğu mesajını verir. 
Bu Katydid türünün vücudundaki kimyasal maddeler, tadını kötü hale getirmektedir. 
Katydid bu zehirli kimyasal maddeleri yediği yapraklardan almaktadır. Dikkat çekici renkleri ile de
 düşmanlarına bu durumu haber verir.

Fizikçi Kimdir


  Fizikçiler olup olmadık yerde olup olmadık zamanlarda bir gerçeğin nedenini, nasılını,oluşum sürecini,şartlarını düşünüp onu çözmeye çalışırlar . Kafaları daima problemlerle meşguldür. Onlar için somut gerçekleri incelemek daha eğlencelidir.Çünkü onları bir şekilde kanunlarla ifade edebilirler, formülize edebilirler, matematiğe dökmek isterler. 

Birim Çevirici

Bir çok ölçü birimini birbirine çevirmeye ihtiyaç duyan ve bunu hızlı gerçekleştirmek isteyenler için küçük, kurulum gerektirmeyen pratik bir program mevcut.

Tarihteki En Önemli Robotlar

Robotlar, bugün mutfağımızdaki karıştırıcıdan fabrikalarda montaj hattında kullanılanlara hayatımızın içindeler. Peki tarihteki en önemli robotlar hangileriydi ve hangi işi yaptılar? İşte kronolojik sırayla tarihin en önemli robotları;

Bunu Blogumda Paylaşabilirim. Hürriyet Benim.

Hürriyet; gündeme dair cesur bir projeyle karşımızda. TBWA\ISTANBUL'un hazırladığı proje kısa zamanda oldukça ses getirdi. Din, dil, ırk, cinsiyet ayırt etmeden bireysel özgürlükleri konu alan projenin amacı Türkiye'nin dört bir yanından insanların hürriyetlerini dile getirmeleri ve seslerini duyurmaları...

Bu proje katılımcıların kendi hürriyetlerini anlatmaları için tasarlandı, katılımcılar videolarını oluştururken ilham versin diye de bir film hazırlandı.
 
Hürriyet, herkesi kendi hürriyet cümlelerini yazmaya ve hürriyet şarkılarını yaratmaya davet etti. Kullanıcılar içinde kendi fotoğraflarının da olduğu hürriyet filmleri yaratabiliyor ve bu filmleri sosyal medyada dilediğince paylaşabiliyor. Ayrıca seçtikleri mesaj ve fotoğraflarından oluşan bannerı hurriyet.com.tr sayfalarında yayınlanıyor. Kısaca proje tamamıyle interaktif bir proje olarak kurgulandı. www.hurriyetbenim.com üzerinden ilham verici videoyu seyredebilir, kendi video ve bannerınızı yaratabilirsiniz.

"Hürriyet Benim" filmi, daha TV’ye çıkmadan viral olarak sosyal medyada gösterildi ve çok kısa sürede yayılarak; sosyal medyada konuşulmaya ve paylaşılmaya başlandı. Kullanıcıların katkılarıyla yapılan klipleri Twitter'dan #hürriyetbenim hashtag'iyle takip edebilirsiniz.

Ben de kendi videomu oluşturdum ve benim için hürriyetin ne demek olduğunu anlattım. İzlemek için;

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Dünyanın Dibi Göründü!

 Gouffre Berger Mağarası
Tam 1 kilometre derinliğindeki bu çukur 'dünyanın en ölümcül çukuru' ve 
'Dünyanın dibi' olarak adlandırılıyor.
Fransa'nın güneyinde yer alan Gouffre Berger mağarasını uğrak yeri haline getiren adrenalin tutkunları ve tırmanıcılar, bu mağaranın ihtişamından gözlerini alamıyorlar.
Tabana kadar inmeyi başaranlar tarafından 'yeraltındaki cennet' ismi de takılan Gouffre Berger Mağarası, şimdiye kadar 6 kişinin hayatına mal olmuş.


Güneşi Üç Boyutlu izlemek!


Güneş Sistemini 3 Boyutlu İzlemek İçin Aşağıdaki Linke Tıklayınız..

http://web.sponli.com/index1.html

Dershaneler Üzerine...



 Beğenerek okuduğum A. Turan Alkan'ın bir köşe yazısını paylaşmak istedim... 

Ey tarafeyn…

Dershaneler kapandığında, eğitim davamız büyük bir merhale kazanmış olacak mı? Peki, öğrenciler ileri sürüldüğü gibi en azından hafta sonları aileleriyle hoşça zaman geçirip eğlenceye, spora, kitap okumaya daha fazla zaman bulabilecekler mi?


Facebook Hesabını Tamamen Kapatma-Silme



Merhaba arkadaşlar, Facebook hesabınızı kalıcı olarak tamamen kapatmak istiyorsanız doğru sayfadasınız. Facebook hesabınızı tamamen kapattıktan sonra siz veya başkası tarafından hesabınıza hiç bir şekilde erişim olmayacak. Hesabınızı tamamen silmek istemiyorsanız Facebook Hesap Dondurma başlığındaki anlatımdan yararlanarak hesabınızı dondurabilirsiniz.

Fotosentez mi Verimli Fotovoltaikler mi?

Fotosentez mi Verimli Fotovoltaikler mi?
Güneş enerjisi denince ilk aklımıza gelen şey yenilenebilir alternatif bir enerji kaynağı olsa da aslında güneş enerjisi hayatımızın her yerinde, hatta hayatımızın kaynağı. Çünkü hem hücrelerimizi oluşturan karmaşık biyomolekülleri bir arada tutan, hem de
tüm yaşamsal faaliyetlerimizi sürdürmemizi sağlayan enerji, bitkilerin ve alglerin fotosentez yoluyla kimyasal bağlar biçiminde sakladığı güneş enerjisi. Varlığını bir bakıma güneş enerjisine borçlu olan
insanoğlunun Dünya üzerinde sürdürebilir bir yaşama
düzeni kurmak için başvurduğu enerji kaynaklarından
biri de yine Güneş oldu. Günümüzde güneş enerjisi önemli bir yenilenebilir enerji kaynağı seçeneği olarak kabul ediliyor ve bu konuda üzerinde çalışılan, bir kısmı endüstriyel düzeyde uygulamaya
konmuş çeşitli teknolojiler var. Peki acaba güneş
enerjisini verimli şekilde kullanma konusunda doğa
mı yoksa insanlık mı daha üstün geldi.

Yayın: TÜBİTAK

Yaşamın Kaynağı Güneş Enerjisi Bitki Benzeri Planktonlar

Yaşamın Kaynağı Güneş Enerjisi Bitki Benzeri Planktonlar

“Dünyada yaşayan canlılar içinde en önemli organizma hangisidir” diye sorulsa pek çok yanıt verilebilir. İnsanlar, arılar, ağaçlar, kuşlar, böcekler... Cevaplar arasında genellikle adı hiç geçmeyen fitoplanktonların (yani bitki benzeri planktonlar) aslında çok önemli bir işlevi var ve en önemli organizma olma yarışında bir adım önde görünüyorlar. Fitoplanktonlar atmosferdeki yaşamın kaynağı olan oksijenin en büyük üreticisi. Dünya’daki oksijenin yarısı denizlerdeki ve okyanuslardaki fitoplanktonlarca üretilir. Fitoplanktonlar sadece
oksijen üretmekle kalmaz deniz ekosisteminde fotosentez yaparak ürettikleri besin miktarıyla besin piramidinde en alt basamağı oluştururlar. Fitoplanktonlar, tıpkı karadaki bitkilerde olduğu gibi, klorofil pigmentlerine sahiptir. Klorofil fotosentez mekanizmasını çalıştırır ve fitoplanktonlar Güneş’ten gelen enerjiyle birlikte
karbondioksit ve suyu yüksek enerjili organik bileşiklere dönüştürür. Bu birincil üretim olarak da bilinir. Burada üretilen oksijeni canlılar solunumda kullanılır.

Atıktan Enerji

Atıktan Enerji
Her gün poşetlere doldurup kapımızın önüne koyduğumuz veya çöp konteynerine attığımız yüz binlerce poşet nereye gidiyor? Aslında pek çoğumuz bu sorunun cevabını biliyoruz ve sonrasında meydana gelen sorunlardan da az çok haberdarız. Peki, her gelişinde yüzümüzü ekşittiğimiz elektrik, doğalgaz faturalarına ne demeli? Ülkemizin enerji ihtiyacının çok büyük bir kısmını dışarıdan almak zorunda kaldığımızı (%70’ten fazla), ülke ekonomimiz için yerel enerji üretimini artırmak zorunda olduğumuzu gazetelerden, televizyonlardan hemen hemen hepimiz duymuşuzdur. Çevreye büyük zararları olan atıklar enerji derdine deva olabilir mi? Atık, üretimden tüketime kadar olan tüm aşamalarda ortaya çıkan ve
kullanıcının artık işine yaramayan maddelerin tamamı olarak tanımlanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2010 yılı verilerine göre günlük kişi başı atık üretimimiz 1,14 kg. Bir başka ifade ile ülke olarak günde 80 milyon kg’dan fazla atık üretiyoruz. Her geçen gün daha büyük alanları kaplayan atıklar toprağa, suya ve havaya karışarak ciddi sağlık sorunlarına neden oluyor. Öte yandan hatırı sayılır
oranda milli servetimiz de ziyan oluyor. Neticede biz onları kullanmadığımız, yani kullanamadığımız için atık oluyorlar. Diğer taraftan ülkemiz ekonomisinin en ciddi sorunlarından biri enerjide dışa bağımlılık. Her yıl milyarlarca lira, ithal edilen enerjiye ödeniyor. Çevre sorunu oluşturan atıklar ile ekonomik sorun olan enerji ihtiyacını bir araya getirdiğimizde ikisine de deva olacak çareler
oluşturabiliriz. Her geçen gün gelişen teknoloji, atıktan
verimli şekilde enerji elde etme noktasında da yardımımıza
koşuyor. Şimdi bu teknolojilere bir göz atalım.

Yayın: TÜBİTAK

Sosyal Ağlarda Paylaştığınız Verilerin Gerçek Sahibi Kim?

Sosyal Ağlarda Paylaştığınız Verilerin Gerçek Sahibi Kim?
Kullanıcıların sosyal ağlara ilgisi arttıkça, bu ortamlarda paylaşılan verilerin sahibinin kim olduğu sorusu daha sık sorulmaya başlandı. İşin, başlarda pek dikkat çekmeyen bu yönü bugün giderek daha
fazla kullanıcının endişelendiği bir konuya dönüşüyor. Peki siz Facebook, Twitter, YouTube, Instagram gibi sitelerdeki paylaşımlarınızı hangi koşullarda bu sitelere emanet ettiğinizi, kimlerin bunlara erişip neler yapabileceğini biliyor musunuz

Uzay Madenciliği


Eski Amerikan filmlerini izleyenler Altına Hücum dönemini bilir. ABD’nin Kaliforniya eyaletindeki


dağlarda ve nehirlerde 1848-1855 yılları arasında yaşanan, kısa zamanda dünyanın birçok 

yerine yayılan


ve çılgın bir altın arama yarışı olarak bilinen bu hareket ve onu takip eden kitlesel göçler esas 

olarak 19. yüzyılda Avustralya, Brezilya, Kanada, Güney Afrika ve ABD’de yaşanır. Kolay 

yoldan zengin olma hayali kuran yüz binlerce insan, altın bulunduğu haberi çıkan her bölgeye 

karadan ve denizden akın eder. Benzer bir hücumun 21. yüzyılda da yaşanması bekleniyor, 

ama Dünya’nın herhangi bir yerine değil: Uzaya! Dünya’daki yeraltı kaynaklarının bazılarının 

tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu günümüzde, insanoğlu uzaydaki yeraltı zenginliklerini 


keşfetmek ve kullanmak için hiç vakit kaybedeceğe benzemiyor.

Yayın:TÜBİTAK

"Kötü çocuk" yetiştirmek isteyen anne-babalara öneriler!

"Doğru çocuk" yetiştirmek isteyen anne-babalara yıllardır öneriler yapıp durdum. Sanırım yeteri kadar etkili olmadı. Bu kez tersinden deneyeceğim: "Kötü çocuk" yetiştirmek isteyen anne-babaların neler yapması gerektiğini yazacağım...

Belki bu istediğim tesiri yapar.


1. Anne ve baba olarak bir birlerinizle sürekli çekişin, didişin, çocuklarınızın gözlerinin önünde kavga edin, bir birinize ağır sözler sarf edin, hatta baba olarak anneyi zaman zaman darp edin!..

Bu durumda çocuklarınız size güvenmeyecek, her türlü şiddete meyilli olarak yetişeceklerdir.

2. Anne ve baba olarak bir birinizin arkasından konuşun, bir birinizi aşağılayın, bir birinizi değersiz göstermek için elinizden geleni yapın!..

Bu tavrınız çocuklarınızın gözünde ikinize de değer kaybettirecek, sizi onların nazarında küçültecek, ayrıca kişilerin arkasından konuşmayı öğretecektir.

3. Anne ve baba olarak bir birinize sevginizi ne söyleyin, ne de hareketlerinizle gösterin!.. Hatta bu kadarla da kalmayın, çocuklarınıza da hiçbir zaman, hiçbir şekilde sevginizi söylemeyin. "Sevgi gösterirsek şımarır" anlayışı içinde hareket edin!

Bu sayede çocuklarınız sizden en yakınlarını bile sevmemeyi öğreneceklerdir.

4. Anne olarak çocuklarınızı ihmal edin, evdeki avizelerden, biblolardan ve bulaşıklardan daha önemsiz olduklarını çocuklarınıza hissettirin, bunun için de, evdeki eşyaların bakımına çocuklarınızdan daha fazla zaman ayırın!..

Bu yaklaşımınız çocuklarınıza istenmediklerini hissettirecek, zamanı gelince onlar da sizi istemeyeceklerdir.

5. Çocuklarınıza ya çok bol, ya da çok az harçlık verin!..

Çok verirseniz saçıp savurmayı, az verirseniz cimriliği öğrenecekler, her anlamda sorumsuz birer insan olarak hayata atılacaklardır.

6. Çocuklarınızı bazen yüceltin, bazen yerin dibine batırın!..

Bu dengesizlik tüm hayatlarına yansıyacak, hayatlarını tepetakla edecektir.

7. Anne ve baba olarak akşamlarınızı eğlence yerlerinde, sinemalarda, tiyatrolarda geçirin, çocuklarınızın evde ne yaptıklarını umursamayın, onlarla muhabbet etmeyin, sorunlarıyla ilgilenmeyin!

Böyle yaparsanız, yaşlılığınızda onların da sizin hiçbir sorununuzla ilgilenmemelerini sağlamış olursunuz. Öte yandan başıboş kalmayı öğrenecekler ve kimseyi umursamayacaklardır.

8. Baba olarak her akşam eve geç gelin ya da alelacele yemeğinizi yiyip kahvehaneye kaçın; evde kalsanız dahi televizyon başından ayrılmayın; çocuklarınızın hiçbir sorusunu cevaplandırmayın, onlarla asla oynamayın!..

Bu sayede çocuklarınızın içe kapalı olmalarını sağlayabilir, agresif, saldırgan, hırçın olarak hayata atılmalarını temin edebilirsiniz.

9. Çocuklarınız en küçük bir sorun çıkardıkları zaman, "Zaten senden adam olmaz" diye diye çıkışın, her haline sert tepkiler verin!..

Ancak o zaman çocuklarınız kimseyi dinlememeyi öğrenirler, dersleriyle aralarındaki ilgi bağı kopar, gerçekten de adam olmazlar.

10. Çocuklardan gelecek tüm sorulardan kaçın, asla cevaplandırmayın, yalnız ara sıra onları karşınıza alıp, onların yaşında iken ne kadar başarılı olduğunuz yolunda hayali hikâyeler anlatın!..

Böyle yapın ki için için sizi küçümsesinler, vakti geldiğinde de kendi çocuklarına sizinkine benzer hayali hikâyeler anlatsınlar.

11. Evde ne kitaplık bulundurun, ne de kitap! Hatta kitaplar ve yazarlar hakkında hiç birinin işe yaramadığı yolunda nutuklar atın, kitap, ilim, edebiyat düşmanlığı yapın!..

Çocuklarınız bu konuşmalarınız sayesinde kitap düşmanı olarak yetişecekler ve hiçbir şey öğrenmeden hayatlarını bitireceklerdir: Tıpkı sizin gibi!

Daha sonra gerisini getirelim...

Yavuz Bahadıroğlu - Yeni Akit (25.04.2012)

Beynin daha iyi çalışması için ne yapmalı?


Beynin daha iyi çalışması için protein ve karbonhidrat karışımı önemli.
  Ayrıntılı detay için linki tıklayın..

Dikkat Plastik!

LÜTFEN EŞİ, ANNESİ YA DA KIZI OLAN TÜM ARKADAŞLARIMIZA İLETELİM.
 ● Arabanızda bulunduracağınız plastik su şişesindeki su çok tehlikelidir.

● Plastik su şişeleri Sheryl Crow'un göğüs kanseri olmasının en büyük nedenidir.

● Plastik şişeler özellikle Avustralya’da yüksek sayıda görülen göğüs kanseri vakalarının en büyük nedenidir.

● Annesine çok yakında göğüs kanseri teşhisi konulan bir arkadaşımıza doktor şunu söyledi:
"Kadınlar arabalarda bırakılmış plastik su şişelerinden su içmemelidir"

● Doktor: Yüksek sıcaklık ve şişe plastiklerindeki belli kimyasallar göğüs kanserine neden olabilir.Lütfen dikkatli olun ve arabada bırakılmış plastik şişelerden su içmeyin!..

● Lütfen bu bilgiyi etrafınızdaki bütün bayanlara iletiniz.

● Bu bilgi kesinlikle iyi bilmemiz gereken ve sakınmamız gereken bir tehlike ile ilgilidir.

● Bu bilgi yaşam kurtarabilir.

● Yüksek sıcaklık plastiğin içindeki toksinleri suya ve yiyeceklerimize geçiriyor ve doktorlar bu toksinleri kanserli hücrelerimizin etrafında kolaylıkla gözleyebiliyorlar.

MÜMKÜNSE, PASLANMAZ ÇELİKTEN BIR TERMOS YA DA CAMDAN YAPILMIŞ ŞİŞELER, KAPLAR KULLANALIM !

● Mikrodalga fırınlarına plastik tabak ve kutuları koymayınız!....

● Plastik su şişelerini buzluğa koymayınız!...

● Plastik tabak örtülerini (SARAN WRAP, STREÇ v.b.) mikrodalga fırınına koymayınız.

● Dioxin isimli kimyasal madde kansere neden olur, özellikle göğüs kanseri.

● Dioxin maddesi vücudumuzdaki hücreler için bir zehirdir.

● Plastik şişeleri içinde su varken dondurmayınız. Bu durumda plastik içindeki Dioxin'i açığa çıkartmaktadır.

● Geçen gunlerde. Edward Fujimoto, Wellness Program Manager (Castle Hospital) bir TV programında bu sağlık tehdidini açıkladı. Dioxinlerin bizler için ne kadar tehlikeli olduğu gerçeğini anlattı.

● Yiyeceklerimizi mikrodalgada plastik kutular içinde ısıtmamamızı istedi.

● Bu özellikle içinde yağ olan yiyecekler için daha önemlidir.

● Yağ, yüksek sıcaklık ve plastiklerin bir araya geldiklerinde Dioxin açığa çıkarttıklarını ve bunun vücudumuzdaki hücrelere geçtiğini açıkladı.

● Plastikler yerine Cam, Pyrex, CorningWare ya da seramik den yapılmış kapların kullanılmasını tavsiye etti.

● Microwave (Mikrodalga) için hazır üretilmiş çabuk ısıtılabilen yiyecek paketlerini başka bir kaba aktararak ısıtınız. Kâğıt çok kötü bir malzeme değil ama içinde ne olabileceğini hiçbir zaman bilemeyiz. Pyrex, ISIcam, CorningWare gibi kapları kullanmak çok daha güvenlidir.

● Bazı zincir (fast food) restoranları yakın geçmişte plastik kutulardan kağıda geçtiler. Bunun en büyük nedeni dioxin problemidir.

Ayrıca, Saran Wrap (veya Streç) ismi altında satılan tabak ve kutuların üzerine örttüğümüz ince plastik film de mikrodalga fırınına girdiğinde diğer plastikler kadar tehlikelidir.

● Mikrodalgada yiyecek ışınlanırken yüksek sıcaklıklar ince plastiği eritebilir ve erimiş plastik yiyeceğinize karışabilir.

● Mikrodalga kullanırken yiyecek kaplarınızı plastik yerine kağıt havlu ile örtünüz.

● Bu yazıyı tüm tanıdıklarınıza gönderiniz. ( Paylaşalım )

Dr. Cengiz Camcı
(Professor of Aerospace Engineering)
The Pennsylvania State University

Sultan II.Abdülhamid'in emriyle üretilen bir ROBOT! evet yanlış okumadınız bir ROBOT!

Robotun ismi ''Alamet''. Robot Sultan Abdülhamidin kaldığı Yıldız Sarayında çıkan bir yangın sonucunda büyük zarar gördü Daha sonra tamir edildi. Robot y...arım metre yürüyebiliyordu ve saat başı ezan okuyordu.

Sultan Abdülhamid Han asrın teknoloji harikası bu eseri, Ertuğrul Firkateyni vasıtasıyla yazılmış özel bir mektup, hediyeler ve nişanlar ile beraber Japon İmparatoru'na göndermişti. Firkateyn dönüş yolunda 450 mürettebatıyla birlikte batmıştı.

İşte Batı Medeniyeti

SADECE ŞU KIYTIRIK BELÇİKA'NIN AFRİKA'DAKİ KATLİAMLARINA BİR BAKIN, GERİSİNİ SİZ DÜŞÜNÜN !!!

Bu fotoğraf, 1900′lü yılların başında, Belçika Kralı II. Leopold’un Afrika’daki sömürgelerinden biri olan Kongo’da, bir din adamı tarafından gizlice çekildi.

Fotoğraftaki adam, kendisi gibi köle olan ve yeterince kauçuk toplayamadığı için cezalandırılan 5 yaşındaki kızının kesilen sol eli ve sağ ayağına bakıyor.

Bu korkunç fotoğraf 1885 ve 1908 yılları arasında Kral Leopold’un Afrika’daki hâkimiyeti süresince işlenen 5 milyon cinayet ve sayısız işkenceden sadece birisinin tanığı ve Kral Leopold’un, Afrika’da sahip olduğu topraklardan elini çekmesi ile sonuçlanan medya tepkisini başlatan belgelerden birisi.

Fildişi ticaretinde umduğunu bulamayan Leopold; Bisiklet tekerleği ve araba lastiğinin icadı ve bu maddelere gelen aşırı taleple birlikte kauçuk ticaretine başladı. İngiliz, Belçikalı, Hollandalı kauçuk şirketleri kauçukları toplamak için "zorunlu işçi" olarak adlandırdıkları Kongo halkını ücretsiz olarak kullanırken paralar kendi ceplerine akıyordu. 

Köy köy kadınları ve çocukları esir alan batılı şirketler köyün erkeklerine de belirli bir kota veriyorlar ve bu miktarı getirmelerini istiyorlardı. Bu süre zarfında esir kadınlara tecavüz edilmesi ve aç bırakılmaları ise çok yaygın bir uygulama ide. Kocalar belirtilen miktarda kauçuk ile dönmedikleri takdirde "Chicotte" denilen hipopotom derisi ile yapılan kırbaçlar ile dövülüyor ve çocuklarının elleri kesiliyordu. Askerler arasında kim daha fazla el toplayacak gibi yarışlar yapılıyordu..

II. Léopold'ün hükümranlığı döneminde, Kongo nüfusu tahminen 20-30 milyondan 9 milyonun altına düştü. Bu suçlar, Belçika'daki diğer siyasetçiler tarafından da desteklendi. Örneğin, yönetimin II. Léopold'den alınmasından bir yıl sonra Kongo'yu ziyaret eden Sömürge Bakanı, ülkede insan haklarının ihlâl edilmediğini söyledi. Belçika Parlamentosu ise bu güne kadar insan hakları ihlâllerinden ötürü kimseyi kovuşturmadı.

Ve bir not: Köleleri kendi yediğinden yedirip, kendi giydiğinden giydiren, şefkatle muamele edip para karşılığı çalıştıran ve sonunda özgürlüğünü veren Osmanlı'yı gözü dönmüş gibi eleştirenler milyonlarca Afrikalı'yı insanlık dışı muamelerle kişiliksizleştiren, yer altı ve yer üstü zenginliklerini gaspeden ve korkunç yöntemlerle insanlarını katledip ve üstelik bir de hristiyanlaştıran Batı medeniyetini eleştirmeyi nedense akıllarına bile getiremezler..! Çünkü o kör gözler "medeniyet" illüzyonu karşısında büyülenmiş ve onun ışınlarıyla akıl tutulmasına uğramışlardır..!

İlk Uzay'a giden bayan Rus Valentina Tereshkova'dır. (1963)

İlk Uzay'a giden bayan Rus Valentina Tereshkova'dır. (1963)

Suudi Arabistan'da dev bir insan iskeleti bulundu..!!

Suudi Arabistan'da dev bir insan iskeleti bulundu..!!

Develerin hörgüçlerinde ne var?


Genelde hörgüçlerinde su olduğu ve uzun yolculuklarında bu suyu kullandıkları 

söylenir ama doğru değildir. Develerin hörgüçlerinde 30-35 kg kadar yağ 

bulunur. Yiyecek bulamadıkları zaman bu enerjiyle hareketlerini sağlarlar 

ayrıca yağ çöl sıcağına karşı koruma görevi de yapar. Develer suya az 

gereksinim duyarlar. Burun mukozaları insana göre 100 kat daha büyüktür. 

Soluk alırken havadaki nemin üçte ikisini kazanabilirler. Su kaybını da 

dokularından kaybederler, kandaki su etkilenmez.

En Plus İnşaat

EN PLUS İNŞAAT
Niyazi Ertaş, 1990 senesinde EN PLUS İNŞAAT LTD. ŞTİ unvanı ile yapı ekipmanları sektöründe ticari faaliyetine başlamıştır. Markalaşmanın ve kurumsallaşmanın önemli olduğunun bilincinde olan En Plus, süreç içerisinde ilk olarak EN PLUS markasını tescil ettirmiş, akabinde de tescilli markasını firma unvanı ile birleştirerek EN PLUS YAPI İNŞAAT SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ unvanını almıştır.


En Plus, “Kaliteli Ürün, Kusursuz Hizmet” anlayışından hareketle, satış, projelendirme, lojistik ve servis hizmetleri ile müşterilerine her aşamada çözümler sunarak müşteri memnuniyetini üst seviyede tutmayı ilke edinmiştir. En Plus  engin bilgi birikimi ve tecrübesi ile sektöründe adından sıkça söz ettiren bir firmadır. 



Hizmet sağladığı inşaat sektöründeki çalışma koşullarının zorluğu ve can güvenliği riskinin yüksek olması nedeniyle, insan sağlığına verilmesi gereken değer konusundaki bilinci ve sorumluluğu gereğince En Plus  ürünlerinin kalitesinden asla taviz vermemekte..


Yeni Keşif



Çok yeni bir keşif... Şu an hâlâ Mars etrafında bir yörüngede dolanıp Mars'ı gözlemleyen Mars Reconnaissance Orbiter uzay aracı tarafından alınan görüntülerde çok tuhaf bir yapı bulundu. Yaklaşık 1.5 milyar yıl önce bir meteor çarpması ile oluşmuş küçük bir kraterin tam ortasında kraterin altındaki bir mağraya açılan bir oyuk görüntülendi. Oyuğun genişliği 35 metre. Ardı ardına alınan görüntüler ve gölge hareketi üzerinden yapılan hesaplar, oyuğun açıldığı mağranın 20 metre derinliğe sahip olduğunu gösteriyor. Mağranın tabanı da oldukça düz. Bu çok ilginç ve bundan sonraki tüm Mars çalışmalarını yönlendirecek bir keşif oldu. Eğer oyuğun açıldığı mağra gerçekten de bu genişlikteyse burada yaşam sürdürülebilir. Kraterin bulunduğu yer önceden su birikintisine sahip görünüyor (deniz ya da göl yatağı). Bu su kururken kraterin içine de su akışı olduğu açıkça görünüyor. Kraterin duvarlarına bakarsanız, akıntı izlerini görebilirsiniz. Curiosity'den sonraki Mars projesi olan 'MAVEN Missions' şimdi yeniden programlandırılıyor. Bu keşif, çok şeylere gebe olabilir... 

Sibirya'nın Mavi Gözü ''Baykal Gölü''



Son zamanlarda bu fotoğraf internette sıklıkla paylaşılmaktadır. Birçok kişi bunun yapay bir görüntü olduğunu düşünse de bu fotoğraf, Alexey Trofimov tarafından çekilmiş gerçek bir görüntüdür. Fotoğrafta da görüldüğü gibi gerçekten de turkuaz renginde bir buz mevcuttur. Bu buz, ünlü Lake Baikal (Baykal Gölü) suyunun donmuş halidir.

Bilindiği gibi Baykal Gölü, dünyanın ünlü göllerinden biri olup, bilinen en derin göldür ve Sibirya'nın güneyinde, Irkutsk ve Buryatya bölgeleri arasında yer alır. Gölün taban yüzeyi, deniz seviyesinin yaklaşık 1285 metre altındadır. Irkutsk şehrine yakın olan Baykal Gölü, "Sibirya'nın Mavi Gözü" diye bilinmektedir ve bu göl aslında yer kabuğunda bulunan çok derin bir yarığın su ile dolmasıyla oluşmuştur. Gölün dibindeki tortul kayaçların yaklaşık 7 km kalınlığında olduğu tahmin edilmektedir. Bu da gölün yeryüzündeki en derin yarıklardan biri olduğunu göstermektedir. Baykal Gölü, Dünya içme suyu rezervinin yaklaşık %20'sini barındırmaktadır. Yaşı yaklaşık 25-30 milyon yıl olarak tahmin edilen göl, jeolojik olarak bilinen en eski göllerden biridir ve Dünya'da sadece Ladoga Gölü ve Baykal'da tatlı su fokları yaşamaktadır.

Baykal Gölü'nün suyu, gölün tabanına yakın katmanlarda bulunan tortulardan kazandığı mineral ve elementlerce çok zengindir. Bu nedenle de gölün suyu donduğunda turkuaz rengine bürünmektedir. Kuzey kesimlerde donan göl suyunun üzerine kar yağdığında ise bu fotoğrafta görülen görüntü ortaya çıkmaktadır.

Bu göl, Sibirya Bölgesi'nin turistik bir bölgesi olup, göle çeşitli turlar düzenlenmektedir.

Yörük Çadırı

MADRAN  CASHMERE


Yörük çadırı, günümüzde halen göçebe ve yarı yerleşik Yörükler tarafindan kullanılmaktadır. Bunun yanında turistik yörelerde, fuarlarda, sergilerde, kafelerde, Türk geceleri, Türk evlerinde, sark köşelerinde, gözleme evleri, dinlenme yerlerinde, geniş alanların çatı kapatmasında daha pek çok alanda ve yerlerde kullanılmaktadır. 



yörük çadırı


Özellikleri

  • Kışın kendini kasar ve gerilir böylece yağmur suyunu ve karı içeri geçirmez.
  • Yazın kendini biraz salar ve içeri loş bir gün ışığı girmesine izin verir ve sürekli hava sürkilizasyonu sağlar.
  • Doğadaki zararlı (yılan, akrep, örümcek vb.) canlıların içeriye girmesine yapısal dokusu sayesinde izin vermez bu canlılar otag çadırın üstünde gezinemez ve hareket edemezler.
  • Her yere kolaylıkla kurula bilir, tasımada da kolayca katlana bilir.
AYRINTILI BİLGİ İÇİN SİTEMİZİ ZİYARET EDEBİLİRSİNİZ: MADRAN CASHMERE

Miraç Kandili 5 haziran 2013 günü idrak edilecek!

MÜBAREK MİRAÇ KANDİLİMİZ KUTLU OLSUN ARKADAŞLAR..
ERKENDEN YAZIYORUM, ÇÜNKÜ ÇOĞU İNSAN HALA BİLMİYOR YARIN KANDİL OLDUĞUNU PAYLAŞIP DUYURALIM DOSTLARIM.!


Güneş Enerjili Çadır



Orange firması teknolojiye farklı bir gözden bakarak değişik konsepte güneş enerjisi ile çalışan bir çadır üretti. 
Özel bir kumaştan yapılan bu çadır, üzerinde bulunan üç hareketli panel sayesinde güneş enerjisini depolayabiliyor ve böylelikle elektrik olmayan bir yerde güneş enerjisinden faydalanarak cep telefonlarınızı şarj edebilir herhangi bir elektronik cihazınızı çalıştırabilirsiniz. 
Üstelik çadırın içinde bulunan LCD monitör ile depolanan enerji hakkında yeterli bir bilgiye sahip olabilirsiniz. Ayrıca bu çadırın ısıtma sistemi sayesinde ortamdaki havayı sıcak yapabilirsiniz. Bu özeliklerinin yanı sıra sms ve navigasyon ile çadırın yerini tespit etme imkanınız da var.

Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?

Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?
Einstein’ in 3 yaşında konuşmaya başladığını... 
9 yaşındayken henüz istediği her şeyi tam olarak söyleyemediğini... 
Hocasının anne ve babasına “oğlunuz ne olursa olsun hiçbir zaman başarılı olamayacak” dediğini... 
Bir diğer hocasının da “öğrencilere kötü örnek oluyorsun” diyerek okulu bırakmasını istediğini... 

Matematik hocasının “tembel köpek” taktığını... 

Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?

Newton’ un çekingenliği yüzünden diferansiyel ve entegral hesabını 38 yıl sonra yayınladığını... 

Geçimsiz ve kuşkulu kişiliği yüzünden okul arkadaşları tarafından hırpalandığını ve hor görüldüğünü... 

Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?

Galileo’nun dünya için yuvarlak dediğini bu hareketi yüzünden idam edildiğini; 
Basküle çıkıp ta öne doğru eğildiğinizde kilonuzun daha az olduğunu ve baskül üzerindedik durumdayken kolunuzu hızlıca kaldırdığınızda kilonuzun bir an için arttığını...

Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?

Fahrenheit 451 derecesinde üstü kapalı olmayan, kağıttan yapılmış bir tencerenin içinde su kaynatılabileceğinizi...
Ayrıca François Truffaut’ un ünlü filmi “Fahrenheit 451” inde adını bu durumdan aldığını..


Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?

İnsanın göz kapaklarını açıp kapatırken harcadığı enerjinin 20 kg lık bir yükü kaldırmak için harcadığı enerjiye eşit olduğunu...
Köpeklerin ve kediler renklerin göremediklerini..ve bu hayvanların dünyadaki her şeyi siyah beyaz gördüklerini...
Dünya üstünde gölgeler genellikle öğleyin en kısadır. Akşama doğru uzar. Peki Dünya'da gölge uzunluğunun değişmediği yer var mıdır? Kutuplarda Güneş'in ufuktan yüksekliği hep aynıdır. Bu nedenle gölge uzunluğunun değişmediğini... 
Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?
 YILDIRIM


Yeryüzünde herhangi bir anda 2000 tane yıldırım düşmektedir. Bir yıldırımın taşıdığı akım ortalama 1 amperdir. Bulutların tavanı delebilecek iyonosfer tabakası ile yeryüzü arasındaki potansiyel fark -300.000 v- olur. Sadece yıldırım aktivitelerinden dolayı yer yüzüne aktarılan gücün;
P=I*V=2000*300000
P=600000000W
dolaylarında olduğunu...



HAIN HUNI 

Fark ettiyseniz huni kullanarak bir seyi doldururken zaman zaman su siseye bosalmaz ve huninin tepesine kadar yükselir. Bu durumda huniyi biraz yukari kaldirmak gerekebilir. Neden böyle yaptigimizi biliyor musunuz?
Huniye bosaltilan su siseye girdikçe sisenin içinde kaçacak yeri olmayan havayi sikistirmaya baslar. Sisenin içindeki hava basinci huninin içindeki suyun akisini durdurur. Bu durumda huniyi biraz yukari kaldirip sikisan havanin çikmasina izin vermek gerekir. Böylece sivi tekrar akmaya baslayacaktir.

SUDAKI TAS 

Terazinin bir kefesine bir bardak su ve bir tas koyun. Digerine ise karsi kefeyi dengeleyecek sekilde agirlik koyun. Sonra bardaktaki suyun içine atin. Sizce denge bozulur mu?
Denge bozulmaz. Tas suyun içinde disarida oldugundan daha hafif olacaktir. Çünkü su tasa yukari dogru bir itme kuvveti uygular. Ayrica tas kendi hacmi kadar suyu tasiracaktir. Bu durumda suFizikte Biliyor Musunuz? Fizikte Bilmedikleriniz Fizikteki İlginç Olaylar Fizik Bilgi bardagin dibine fazladan biraz daha kuvvet uygulayacaktir ki bu da tam olarak tasin kaybettigi agirlik kadar olacaktir.

TARTILIN BAKALIM 

Basküle çiktiginizda öne dogru egilin. Ne oluyor? Öne egilirken kilo kaybediyorsunuz degil mi? Simdi baska bir sey deneyelim. Dik dururken kollarinizdan birini hizla yukari kaldirin. Kolunuzu yukari dogru kaldirirken kilonuzun da bir an için arttigini farketmissinizdir. Peki niye böyle oluyor?


Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?

SUYU YÖNLENDIRELIM
Saçiniz kuruysa bahsedecegimiz deneyi sizde yapabilirsiniz. Plastik küçük bir tarak alip saçinizi tarayin; aslinda taragi tüylü bir kumasa sürtsenizde olur. Sonra bir lavaboya gidip muslugu azicik açin. Öyle kiFizikte Biliyor Musunuz? Fizikte Bilmedikleriniz Fizikteki İlginç Olaylar Fizik Bilgi su damla damla aksin taragi suya yaklastirin. Damlaciklarin birlestigini ve taraga dogru yaklastiklarini göreceksiniz !


GÖZ AÇIP KAPAYINCAYA KADAR 

Göz açip kapayincaya kadar derizde bu kisa sürede ne kadar enerji sarfettigimizi düsünmeyiz. Isterseniz inanmayin fakat insanin göz kapakalarini açip kapamak için harcadigi enerji 20 kg'lik bir yükü kaldirmak için harcadigimiz enerjiye esittir.




FOTOĞRAF NASIL ÇEKİLİR
Fotoğraf makinemize koyduğumuz filmler ışıktan etkilenir çekmek için düğmeye basınca objektifin içinden küçük bir pencere açılıp kapanır. Böylece; ışıkla birlikte çevrenin görüntüsü de filmin üzerine düşmüş olur. Işık ve gölgenin şiddetine göre filmin üzerine düşmüş olur. Işık ve gölgenin şiddetine göre filmin üzerinde lekeler oluşur. Makineden çıkarılan film banyo edilince bu lekeler daha da belirginleşir. Negatif olan bu görüntü önce pozitif hale getirilir sonra da fotoğraf kağıdı üzerine düşürülür. 
Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?
CAM NASIL YAPILIR?

Cam erimiş haldeki kumdur. Değişik maddelerle zenginleştirilirse kalite cam elde edilir. Beyaz kumdan elde edilen silis veya kuvars madeni ile karbonat nitrat sülfat ve diğer bazı maddelerden oluşan toz karışım fırınlarda ısıtılarak eritilir ve işlenir…..

KARANLIKTA KEDİLERİN GÖZÜ NEDEN PARLAR?

Kedilerin gözlerinde ışığı yansıtan bir madde bulunur. Ağ tabakasının arkasındaki bu madde üzerine düşen ışığı birkaç misli çoğaltarak geri yansıtır.

UÇAK GÜRÜLTÜSÜ NEDEN EVİMİZİ TİTREŞTİRİR?

Sesler havayı titreştirerek uzaklara ulaşır. Titreşen molekülleri çarptıkları yeri de titreştirirler. Uçaklar büyük gürültü çıkardıkları için oluşturdukları titreşimde fazla olur. Bu titreşimler evimizi ve pencerelerimizi sallayabilir havasız yerlerle ses iletilemez. 
Fizikle İlgili İlginç Bilgiler Öğrenmek İster Misiniz?
SU NEDEN SES ÇIKARIR?

Bir ırmağın ya da bir bardaktan diğer bardağa boşalttığımız suyun sesini dinlediniz mi hiç? Su sesinin dinlendirici bir etkisi vardır üstelik. Bu hoş sesi hareket eden suyun içindeki hava kabarcıkları çıkarır. Tıpkı bir zilin sallanan tokmağı gibidir bu kabarcıklar. Sıkışıp sonra boşaltırlar havalarını. Bu hava kabarcıklarını bir bardaktan diğer bardağa boşalttığınız suyun içinde rahatlıkla görebilirsiniz.

KAMERA RESİMLERİ NASIL KAYDEDER?

Görüntüyü elektrik sinyallerine dönüştürerek.

SESİN HIZI NEDİR?
Sesin havada bir saniyedeki hızı 344 metre bir dakikadaki hızı 20.400 metre bir saatteki hızı 1.224 km’dir. Katı cisimler üzerinde ses hızı daha fazladır. Suda ses bir saniyede 1.461 metre ağaç üzerinde 2786 metre demirde 5127 metre taşta ise 6000 metre hıza ulaşır. Sesten daha hızlı uçan uçakların sesini biz patlamalar şeklinde duyarız.